- silahla\ vurmak
- застрели́ть
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
vurmak — e, ur 1) Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla çarpmak Masaya vurmak. Birinin başına vurmak. 2) i Ses çıkarmak için bir şeyi başka bir şey üzerine hızlıca çarpmak Kapılarını vurmadan, kartını göstermeden, kademeye aldırmadan odalara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekip vurmak — bir anda karar verip silahla öldürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
silah çekmek — 1) (birine) silahla vurmaya davranmak 2) (birine) silahla vurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yakmak — 1. nsz, ar Kına, yakı vb.ni koymak, sürmek Kına yakmak. Yakı yakmak. 2. i, ar 1) Yanmasını sağlamak veya yanmasına yol açmak, tutuşturmak Kendi sigarası için yaktığı kibriti bana uzattı. F. R. Atay 2) Ateşle yok etmek Çöpleri yakmak. 3) Işık… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekmek — i, e, er 1) Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı. R. N. Güntekin 2) Taşıtı bir yere bırakmak, koymak 3) Germek İpi çekmek. 4) İçine almak, emmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
vurgun — is. 1) Kolayca ve haksız ele geçen kazanç 2) Sıcak, soğuk, dolu vb. etkilerle ürünlerde görülen zarar Dolu vurgunu elma. 3) Çok derinlerdeki suyun basıncı dolayısıyla iki akıntı arasında sıkışıp kalma, düzenli hava alıp verememe, birden su yüzüne … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurşunlamak — i 1) Kurşunla kaplamak Kubbeyi kurşunladılar. 2) Kurşunla mühürlemek Damacanayı kurşunlamak. 3) İçinde kurşun bulunan silahla ateş etmek, vurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük